SUBÜ’den kanser tedavi cihazı

Paylaş:

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Rektörü Mehmet Sarıbıyık, düzenlediği basın toplantısında Sakarya basını ile bir araya gelerek üniversitenin bir yıllık çalışmalarını anlattı. SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık’ın üniversitenin yapmış olduğu çalışmalar, projeler ve etkinlikler ile ilgili bir sunumda gerçekleştirdiği toplantıda, Cumhurbaşkanlığı tarafından “YÖK Üstün Başarı Ödülleri” kapsamında “Topluma Hizmet Ödülü”ne layık görülen kanser tedavisi cihazı da tanıtıldı.

Basın toplantısında ayrıca Teknoloji Fakültesi öğrencilerinin geliştirdiği Teknofest’e katılan Sualtı Aracı, TÜBİTAK Elektrikli Araçlar Yarışı’na katılan Revolt, Savunma Sanayisi için geliştirilen Otorob, İnsansız Hava Aracı ve Damar Görüntüleme Cihazı da tanıtıldı. Toplantı da Spor bilimlerinde dereceye giren milli sporcularla ilgili de bilgiler verildi.

Bir çok birim faaliyete geçti

Sakarya’nın 2’inci devlet üniversitenin yapmış olduğu çalışmalar, projeler ve etkinliklerle ilgili bir sunum yapan Rektör Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Bu şehirde kurulmuş, bu şehirden beslenen, bu şehirle büyümesini beklediğimiz bir üniversiteyiz. Bu anlamda elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Basın olarak sizlerin de vermiş ve vereceği desteklerden dolayı teşekkür ediyorum. 1 yıllık süreç içerisinde üniversitemizin stratejik planını tamamladık. Yapmış olduğumuz en iyi iş ekip çalışması ve ortak akıl. Üniversiteye dışarıdan gelen misafirlerimiz herkes çok çalışıyor ama mutlu diyor. Bana göre en büyük avantajımız da bu. Ekibimiz çok güçlü ve gönlünü ortaya koyduğu için başarı ortaya çıkıyor. Üniversite olarak misyonumuzu insanlığa değer katan, analitik düşünebilen, mesleki açıdan yetkin, iletişim becerisine sahip, bilgiyi beceri ile bütünleştiren bireyler yetiştirmek ve evrensel nitelikte bilim, teknik, hizmet üretmek şeklinde belirledik. Vizyonumuzu ise uygulamalı eğitim, araştırmada öncü, yenilikçi yaklaşımlarla öğrenciyi merkeze alan, ürettiği bilim ve teknoloji ile paydaşlarının sorunlarına çözüm üreten, uluslararası tanınırlığa sahip bir üniversite olarak oluşturduk” dedi.

Yeni Fakülte ve Bölümler

Üniversitenin birimleri ile de ilgili yapılan çalışmaları aktaran Rektör Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Birim olarak lisansüstü eğitim enstitümüz var. Binin üzerinde yüksek lisans ve doktora öğrencimiz var. Fakülte olarak Teknoloji, Turizm ve Spor Bilimleri Fakültesi aktif olan fakültelerimiz. Sağlık Bilimleri Fakültesi’ni şehrin sağlıkla ilgili aktörlerini bir araya getirerek, kurgulamış olduk. Tarım Bilimleri Fakültesini de yine aynı şekilde şehrin tarımla ilgilenen insanlarını toplayarak, hangi bölümleri açmalıyız, hangi bölümleri açarsak öğrenci gelir, bu bölgenin neye ihtiyacı var gibi sorularla belirledik. 5 bölüm önerdik, 3’ü YÖK tarafından kabul edildi. Şuan 3 bölümümüz aktif şekilde devam ediyor. Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi ile Batı Karadeniz Deniz Bilimleri Fakültesi ile ilgili ön araştırmalarımız da devam ediyor. Uygulamalı Bilimler Yüksekokulumuzun adını da Uygulamalı Bilimler Fakültesine dönüştürmekle ilgili çalışmalarımız devam ediyor. YÖK’ten onay geldik. Cumhurbaşkanlığı’ndan da onay alındığında bu okulumuz fakülte olarak hizmete devam edecek.

MYO’lar Üniversitenin ilçelere uzanan kolları

Meslek yüksekokulları ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Rektör Sarıbıyık, “Meslek yüksekokullarına Türkiye genelinde sanki üniversiteleri aşağıya çeken birimler gibi bir algıya sahip ama biz buna böyle bakmıyoruz. Çünkü dışarıya çıktığımızda, sahaya indiğimizde bu ülkeyi yukarıya taşıyacak insanların bu okullarda yetiştiğini görüyoruz. Bir fabrikaya, işletmeye gittiğinizde 4 yıllık üniversite mezunundan daha çok meslek yüksekokulu mezunları ile karşılaşıyorsunuz. Dolayısıyla biz meslek yüksekokulu mezunlarımızı değerlendirirken yeni üniversitenin ilçelere uzanan kolları olarak bakıyoruz. Oradaki arkadaşlarımıza da bulundukları şehre katkı verecek roller yüklüyoruz.

Sağlıkla ilgili belirlediğimiz Hemşirelik, Odyoloji, Sağlık Yönetimi, Dil ve Konuşma Terapisi, Fizyoterapi ve rehabilitasyon bölümlerini açtık. Özellikle Hemşirelik ve Fizik Tedavi ve rehabilitasyon bölümlerine mekana sahip olduğumuz en kısa zamanda öğrenci almayı düşünüyoruz. Teknoloji Fakültesine bilgisayar mühendisliği açıyoruz. Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’na Bankacılık ve Sigortacılık bölümünü açtık. Uluslararası işletmecilik ve Ticaret bölümünü de açacağız. Yabancı dillere Mütercim-Tercümanlık bölümünü açıyoruz. Akyazı MYO ile ilgili gelecekte bu okulumuzu sağlık meslek yüksekokuluna dönüştürmekle ilgili hamlelerde bulunduk. Türkiye ve dünyada meslek yüksekokulları kan kaybediyor. Akyazı MYO da bu kan kaybeden okullardan biri. Dolayısıyla Sağlık Bilimleri Fakültesini de göze alarak burayı yeniden yapılandırmak istiyoruz. Arifiye MYO’da mekatronik bölümünü açıyoruz. Kocaali Meslek Yüksekokulunu da ağırlıklı olarak denizle ilgili olan bölümler olmak üzere yapılandırmaya çalışıyoruz. Sakarya MYO adını YÖK’e yaptığımız başvuru sonucunda tekrar geri aldık. Okullarımızı çok önemsiyor ve sürekli olarak bir adım ileriye götürmeye çalışıyoruz. Bu anlamda müfredatlarımızı yeniledik. Özellikle dijital dönüşüm, kodlama ile ilgili bilimler, endüstri 4.0, bilgi teknolojisi becerileri gibi konulardaki derslerin mutlaka programlarda olmasına yönelik çalışmalar gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.

Kanser Tedavisi Cihazı tanıtıldı

Cumhurbaşkanlığı tarafından “Topluma Hizmet Ödülü”ne layık görülen “Çok Işınlama Modlu  Fotodinamik Terapi Lazer Sistemi” cihazının tanıtımının da yapıldığı toplantıda cihazın proje yöneticisi Prof. Dr. Hyun Soo Lim ve SUBÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Zahid Yıldız açıklamalarda bulunarak cihazın sistem ve uygulamasını anlattılar.

Prof. Dr. Lim, “Cihaz,  Cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi yöntemlerinde kullanılıyor. Cihaz vücudu kesip biçmeden uygulanabilirliği sayesinde oldukça faydalı. Cihazın Uygulaması 2 basit adımdan oluşuyor. İlk adımda ışığa duyarlı madde damardan insan vücuduna enjekte ediliyor. Yaklaşık 6 saat bekleniyor. 6 saatin sonunda kanserli doku sağlıklı dokudan dışarı atılmış oluyor. Biz tam 6 saatin sonunda bunu uygulamaya başlıyoruz. Sadece kanserli dokuyu hedef almış oluyoruz bu sayede. Sağlıklı hücrede hiçbir aktivasyon oluşmuyor. Kanserli dokuda biriken ışığa duyarlı madde sayesinde bizim uygulamamız onu aktive edip kanserli hücreyi mekanizma ile öldürüyor. Cihazın uygulaması kolay ve maliyeti de diğer tedavi yöntemlerine göre oldukça ucuz” diye konuştu.

Dünyada daha iyisi olmayan bir cihaz

Cihazın TÜBİTAK projesinin bir ürünü olarak ortaya çıktığını aktaran SUBÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Zahid Yıldız da “Proje bir ekip çalışmasıyla ortaya çıktı. Projenin yöneticisi Prof. Dr. Hyun Soo Lim. Hocamız Güney Kore’den araştırmacı misafir hoca olarak geldi. Kendisi 5 yıldır üniversitemizde. Rektörümüzün de desteğiyle bir araştırma laboratuvarı kurduk. Beraber yazdığımız TÜBİTAK projesi kabul edildi. 2 yılın sonunda da dünyada fonksiyon açısından daha iyisi olmayan iyi bir cihaz ortaya çıkmış oldu” ifadelerini kullandı.